Bilim insanları; yıllardan beri evrenin ana maddesini, boşluğu dolduran maddeyi keşfetmeye çalışıyor.Birilerinin de ilginç bir fikri var.
Evrenimiz aslında devasa bir okyanus mu?
20. Yüzyılın başlarında 1930'lu yıllarda edwin hubble evrenin Einsteinin  ifade ettiği gibi sabit olmadığını büyük bir hızla genişlediğini keşfetmişti hatta daha sonra yapılan gözlemlerde evreni oluşturan galaksi kümeleri büyük bir hızla birbirlerine uzaklaştıkları hatta bu hizın arttığını keşfetmişti
Evren neden bu kadar yüksek bir hızla genişliyordu bu sorunun en büyük cevabı büyük patlamaydı 13 milyar yıl önce gerçekleşen büyük patlama bugün Evren dediğimiz mega yapıyi oluşturmaktaydı evrenin genişlemesi ve big bang teorisi ile ilgili şu ana dek birçok gözlem yapıldı ve bu gözlemlerin her biri patlamaların gerçekten var olduğunu kanıtlayan başka bir bulgu ortaya çıkarttı bizim gözlemleyebildiğimiz madde ve enerji bu kadar yüksek hızda bir genişlemeyi destekleyebilecek büyük bir kütleye sahip değildi bildiğiniz gibi evrende en geçerli kuvvet bildiğiniz gibi kutle çekim kuvetti diyebiliriz
Farklı bir kuvvet yoksa eğer kütle çekim her zaman Galip gelecektir her şey kendi içine çökecektir ve bu mantıkla baktığımız zaman bilim insanları 13.7 milyar yıl önce gerçekleşen büyük patlamanin etkilerinin zamanla azalacağını kütle çekiminin Galip geleceği ve bütün evrenin tek bir noktaya cokecegini hesaplamislardi fakat bunun tam tersi bir durum var ortada kutle çekimi Galip gelmesi ya da en azından evrenin genişleme hızının yavaşlamasi gerekirken tam tersi bir sonuç ortaya çıkıyordu ve kütleçekimi Galip gelmesi gerektiği durumlarda tam tersi durumda Evren büyük hizla genişlemeye devam ediyordu ve kafalarda şöyle bir soru ortaya çıktı bu evrenin genişlemesi sahip olan şey nedir karanlık madde ve karanlık enerji dediğimiz kavramlar bu noktada ortaya çıkıyorlar bu karanlık madde ya da karanlık enerji karanlık olduğundan değil onun hakkında hiçbir şey bilmediğimiz için
 teorik olarak var olduğu için bir ona karanlık madde diyoruz olay tamamen onun görunemiyor gözlemlenemiyor olmasi
bilim insanları o gün bugündür karanlık maddeyi keşfetmek için birçok çalışma deney yapıyorlar birçok yapılan hesaplamalara göre Bizim gördüğümüz Evren işte gezegen güneş sistemi yıldızlar galaksiler radyasyonlar vesaire vesaire bunların hepsini evrenin ortalama olarak sadece yüzde beşini teşkil ediyor sadece evrenin yüzde beşini gözlemleyebilir görebiliyoruz geri kalan %95 ne! Evrenin %95'i neyden oluşuyor bunu bilmediğimiz için böyle bir soru ile karşılaşıyoruz bu sorulara cevap olarak da bir çok teori ortaya çıktı bu teorilerden bir tanesi de birkaç yıl önce ortaya çıktı ve bu teori doğruysa gerçekten de karanlık madde ve karanlık enerjinin ne olduğunu anlamaya ciddi anlamda yaklasicaz James Farnes adındaki bir teorik fizikçi iddiasına göre evrenin %95'ini oluşturduğunu düşündüğümüz karanlık madde ya da karanlık enerji birbirinden ayrı kavram değil ikisi de aynı aynı şey bu ona göre evrenimizin %95'i karanlık sıvıdan oluşur karanlık madde ve karanlık enerji bir akışkan sıvı olarak olduğunu düşünürsek akışkan mekaniğinin bazı açıklamaları evrenin neden böyle bir hızla genişledigini açıklamada net bir şekilde açıklayabilir yani farnes in  elinde karanlık maddenin sıvı olduğu hakkında bir veri yok bu yine tamamen matematiksel bir öngörü karanlık maddenin karanlık enerjinin bir sividan var olduğunu düşünürsek akışkanlar mekaniğine de  Makro Evren uygularsak bu karanlık sıvı madde evrenin genişlemesini birçok açıdan açıklayabilir sıvının farklı koşullarda birçok davranış şekli vardır mesela sıvılar sıkıştırdığında çok daha güçlü bir karşı itme karşımıza çıkabilir yani farnes'ın dediği doğruysa Bizim karanlık madde ve karanlık enerji dediğimiz bir sıvıysa akışkan gibi davranıyorsa eğer ,akışkanlar mekaniği evrenin genişlemesini açıklayabilir Evren sıvıysa genişlemeyi ortaya çıkartan şeye girdap etkisi değil bambaşka bir şey olabilir diyorlar o bambaşka bir şey de negatif kütle
patlamadan sonra şu anda kütleçekim yavaş yavaş Galip gelmeye başladı ve bu kütleçekimi evrendeki her şeyi sıfır noktasına geri çekmeye çalışıyor evrenin %95'ini oluşturan karanlık madde karanlık sivi ve negatif kütleye sahip olduğu için kütle çekiminin kendisi uyguladığı kütle çekim kuvvetinin tam tersi kuvvetine bir kuvvet veriyor kütle çekimi kuvvetlendikçe karanlık maddede sıvı maddenin barındırdığı negatif madde kütlesinden kaynaklı ters davranışından dolayı Evren daha yüksek bir hızla genişlemeye başlıyordu çünkü negatif kütleye siz bir yönde kuvvet uygularsanız onun tam tersi yönünde daha büyük bir kuvvet elde edersiniz eğer bu evreni oluşturan bu  karanlık sıvı negatif kütleye sahip ise kütleçekim onu merkeze çekmeye çalıştıkça onun negatif kütlesinin sahip olduğu etki yüzünden Evren ondan daha yüksek bir hızla gelişmeye başlıyor işte burası biraz beyin yakıcı eğer gerçekten evrenin  %95'i karanlık sıvi adı verdiğimiz bu gözlemleyemedigimiz maddeden oluşuyorsa eğer bu maddede  negatif yükler sahipse bu bizim Evren nasıl var olduğunu nasıl gider  nasıl büyüyor ve nereye doğru gidiyor gibi sorulara birçok açıdan doğru ve mantıklı cevaplar verecek ama ilerleyen aşamalarda birçok problem ortaya cikmaya başlıyor orada da evrenin sonu ne olacak sorularına bambaşka cevap  gelecek eğer kütle çekim de negatif kütle arasındaki kuvvet savaşı çok ciddi noktalara ulaşırsa belki evrenimiz için çok da olumsuz senaryolardan bahsedebiliriz belki günün birinde  bütün galaksiler yıldızlar birbirinden o kadar çok uzaklaşacaklar ki buz gibi kapkaranlık bir evrenimiz olacak veya büyük yırtılma gerçekleşecek uzay zaman dokusu bir yerlerden patlak verecek işte o noktada ise bambaşka teorilerin bambaşka akademik disiplinlerin alanı şimdi oraya girmiyoruz

eğer evrenin %95'i karanlık sıvıdan oluşuyorsa yani akışkan davranışı olan gizemli bir maddeden oluşuyorsa eğer ki bu maddede negatif kütleye sahipse gerçekten evrende ne olup bittiğini açıklayabilecek en mantıklı En düzgün modellerden biri ile karşı karşıyayiz diyebilirim ama bu teoriye yönelik elimizde hiçbir teorik fiziksel bir kanıt dolaylı yoldan bir gözlem yok ama bu tamamen bir fikirden ibaret ama güzel bir fikir ,bugün var olduğunu bildiğimiz birçok şey fikirden ibarettir ilerde ne olur açıkçası bilemiyoruz.
Kaynakça
Fotoğraf: www.bilim.org